Prof. Dr. Avni Zafer ACAR
  Güncelleme: 24-03-2024 16:31:00   31-07-2018 17:56:00

Lojistikte Küme Düştük..!

 

 

Lojistiğin dış ticaretin gelişmesi üzerine olan etkileri bu sayfaları ziyaret eden okuyucular tarafından mutlaka bilinmektedir. Dolayısıyla yapılan yatırımların faydası olduğu açıktır. Ancak gerek kaynakların etkin kullanımı gerekse stratejik hedeflere erişebilme adına önceliklerin belirlenmesi oldukça önemlidir.

 

Bu sayfalarda sizlerde paylaştığım son yazımda beş yıllık bir süre zarfında ülkemizde lojistik çevresinde yaşanan gelişmeleri ve bunların paralelinde yine bu sayfalarda sizlerle paylaştığım görüşlerimi yazarak bir özetleme yapmıştım. Özellikle lojistik alanında son “çılgın proje”ye atfen yazdığım bu yazıya arzu eden aşağıdaki linkten bu yazıya ulaşabilir.

http://www.ekonomiyontem.com.tr/yazarlar/prof-dr-avni-zafer-acar/lojistikte-son-bes-yilda-tarihe-dusulen-notlar-ve-kanal-istanbul-projesi/46/

 

Bu kadar yıldan beri eğrisiyle doğrusuyla ortaya konan iyileştirmelerin sonuçlarının da güzel olması ve takdir edilmesi elbette bu sektörün tüm paydaşlarının ortak beklentisidir. Gelin görün ki sonuç maalesef beklediğimiz gibi olmamıştır. Uluslararası lojistik çevrelerin büyük önem verdiği Dünya Bankası Lojistik Performans Endeksinin son raporu geçtiğimiz günlerde yayınlandığında hepimiz hafif bir burukluk yaşadık. 2012 yılında 27nci sıraya kadar yükseldiğimiz ve 10ncu Kalkınma Planı çerçevesinde 2018 yılında ilk 15 arasına girmeyi planladığımız endekste bir önceki rapora göre tam 13 sıra yer kaybederek 47nci olduk.

Bu performans ile Slovenya, Estonya, İsrail, Panama, Vietnam, İzlanda, Malezya, Yunanistan, Umman, Hindistan, Kıbrıs ve Endonezya gibi ülkelerin altında kaldık.

 

Aşağıdaki tabloda endeksin yayınlanmaya başladığı 2007 yılından bu yana hem genel hem de endeksi oluşturan alt başlıklarda aldığımız puan ve sıralamalar detaylarıyla verilmiştir.

 

 

 

Genel

Gümrükler

Altyapı

Uluslararası yüklemeler

Lojistik kalite ve yetenek

Takip ve izleme

Zamanındalık

2007

3,15

34

3,00

33

2,94

39

3,07

41

3,29

30

3,27

34

3,38

52

2010

3,22

39

2,82

46

3,08

39

3,15

44

3,23

37

3,09

56

3,94

31

2012

3,51

27

3,19

31

3,42

28

3,43

25

3,48

27

3,60

26

3,88

26

2014

3,5

30

3,23

34

3,53

27

3,18

48

3,64

22

3,77

19

3,68

41

2016

3,42

34

3,18

36

3,49

31

3,41

35

3,31

36

3,39

43

3,75

40

2018

3,15

47

2,71

58

3,21

33

3,06

53

3,05

51

3,23

42

3,63

44

 

Öncelikle şunu belirtmek isterim ki bu çeşit rekabetçi indekslerin daha doğrusu rekabet yarışının bir başlangıç noktası olmakla birlikte bir sonu ya da bitiş çizgisi bulunmamaktadır. Dolayısıyla raporun derlendiği zamandaki diğer rakiplerimize göreceli pozisyonumuzu ortaya koymaktadır.  Bu demektir ki siz kendi puanınızı yükseltseniz bile rakipleriniz sizden iyi performans göstermesi durumunda bulunduğunuz pozisyonu kaybedebilirsiniz.  İşte bu nedenle mevcut endeksler hakkında çeşitli eleştiriler de gelmektedir. Bu nedenle aşağıdaki grafik Türkiye’nin yıllar içinde elde ettiği puanlara göre performansını göstermektedir.

 

 

 

 

Kanaatimce burada dikkat edilmesi gereken birkaç kritik husus bulunmaktadır.

Birincisi gümrük uygulamalarımızın dış ticaretimiz ve lojistik performansımız açısından yıllardan beri yumuşak karnımızı oluşturmakta olduğu gerçeğidir.

Diğeri, resmi ağızlar tarafından gururlanma vesilesi olmasına rağmen altyapımızdaki gelişmelerin lojistik açısından değer katmadığının tespit edilmiş olmasıdır,

Son olarak, dijital dönüşümün bu denli süratlendiği bir çağda gönderilerin takip ve izlemesi açısından lojistik firmalarının ve tedarik zinciri çözüm ortaklarının beklentileri karşılayamadığıdır.

Sonuç olarak lojistik performans indeksimiz diğer makro-ekonomik göstergelerle birleştiğinde Yol ve Kuşak İnisiyatifinin nimetlerinden gereği kadar yararlanamayacağımız ya da yakın tarihte lojistik sektörümüzün ağır kan kaybederek her yanımızı Çinli firmaların saracağı öngörüsünde bulunabilirim. Fakat her ne olursa olsun 2023 yılı hedeflerini tamamen toprağa gömdüğümüz ortadadır.

O halde bu güne kadar uygulanan politikaların amaca erişmemiz için yeterli olmadığı ortadadır. Derhal sektörün tüm paydaşlarını kucaklayan bir “çuvaldız batırma” toplantısı yapılması ve ardından yeni bir vizyon ve heyecan ile yola çıkılması gerekir.

Dostçakalın.

Prof.Dr. A.Zafer ACAR

  • Bu yazı 44087 defa okunmuştur.
  FACEBOOK YORUM
Yorum

  YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARŞİVİ
Tüm Anketler
Web sitemize nasıl ulaştınız?
BİZİ TAKİP EDİN
YUKARI