Otomotiv pazarı radikal bir değişim süreci geçiriyor. ZF’in beklentilerine göre 2030 yılına kadar tüm dünyada üretilen otomobillerin yaklaşık üçte biri saf elektrikli veya hibrit araçlar olacaktır. ZF Aftermarket kendisini bu duruma erkenden hazırladı ve yenilikçi ürünler ve özel hizmet konseptleri ile sürecin hem mimarı hem de aktif bir oyuncusu olarak kendisini geleceğin mobilitesi için konumlandırmış durumda.
Bir dünya yeniliği “Electric Blue”
ZF Aftermarket Electric Blue adı altında elektrikli araçlar için özel olarak tasarlanmış olan yeni nesil TRW fren balatalarını tanıtıyor. Bunlar E-otomobil içerisindeki sesleri ve fren tozu oluşumunu ciddi oranda azaltıyor ve aynı zamanda ZF Aftermarket'in yüksek yenilikçilik gücünü temsil ediyor.
Pazara ilk olarak Eylül 2018'de 15 elektrikli otomobil için üretilmiş olan balatalar sunulurken, yıl sonuna kadar artırılacak ürün çeşitliliği ile Avrupa elektrikli otomobil pazarının yüzde 97’si kapsanmış olacak.
Mükemmel yetkinlik transferi
ZF Aftermarket, hizmet yelpzesi ile de çevre dostu, ekonomik ve verimli olmanın birbiriyle mükemmel bir uyum içerisinde olabileceğini etkileyici bir şekilde kanıtlıyor. ZF Aftermarket Direktörü Helmut Ernst hizmet kapsamını tanımlıyor: "Yüksek voltaj eğitimlerimizde müşterilerimiz ve partnerlerimiz erken bir dönemde, geleceğin teknolojilerinin karmaşık konu yelpazesine hakim olmak için gerekli olan tüm kilit yetkinlikleri edinebilirler. Eğitimlerimiz bu arada en çok talep gören eğitimler haline gelmiş durumdadır." Modüler ve interaktif olarak yapılandırılmış olan ZF Aftermarket “harmanlaşmış öğrenme konsepti” çok sayıda resmi kurum tarafından uluslararası geçerli sertifikalarla belgelenmiştir ve belirgin ölçüde azaltılmış devamlılık süreleri ve bu sayede düşük maliyetler ile ideal öğrenme başarısını garanti altına almaktadır.
Şirket içi bir “eğitimcinin eğitimi” programı çerçevesinde tüm dünyadaki atölyelerin yüksek voltaj teknolojisi ile çalışırken ihtiyaçları olan bilgi birikimini edinebilmesi garanti altına alınmaktadır. ZF Aftermarket Almanya, İngiltere, Çin ve diğer Asya ülkelerinde büyük çaplı talepleri karşılayabilmek için yüksek voltaj eğitmenlerini hali hazırda devreye almış durumda. Gelecek yıl özellikle Güney ve Batı Avrupa ile Kuzey Amerika’daki atölye partnerlerini desteklemek için yeni eğitmenler yetiştirilecektir.
Stratejik işbirlikleri ilerlemeyi garanti altına alıyor
Elektrikli araçlarla pazara hakim olana kadar geçiş aşamasını şekillendirmek önemli olacaktır. Bunun için sadece birkaç gün önce Münih’te yerleşik olan yenilikçi mühendislik şirketi olan in-tech Gmbh ile bir ortaklık kurulmuştur. Özünde “e-troFit” projesinde konu, otobüs ve ticari araçların geleneksel tahrik sisteminden elektrikli işletim sistemine geçirilmesidir.
ZF Aftermarket burada sistem tedarikçisidir ve belediye otobüslerine yönelik alçak tabanlı portal aksı AxTrax (AVE130) ve elektrikli merkezi tahrik CeTrax ile, donanım değişikliği ve servis için gerekli olan bilgi birikimi de dahil olmak üzere ilgili araç bileşenlerini temin etmektedir. In-tech, kontrol teknolojisinin yapılandırılmasından sorumludur. Helmut Ernst donanım değiştirme imkanını, pazarda yeterli sayıda elektrik tahrikli otobüs ve ticari araç bulunana kadar bir (geçiş dönemi) köprü teknolojisi olarak tanımlamaktadır: “e-trofit” ile örneğin otobüs işletmecileri sadece dört hafta içerisinde geleneksel otobüslerini emisyonsuz sürüş teknolojisine geçirme imkanına sahiptir. Bu dönüşümle bağlantılı tasarruf potansiyeli sadece yakıt düşünüldüğünde on yıllık bir otobüs kullanım süresi ile yaklaşık 100.000 Euro’dur.” Kamu’da kaynakların kısıtlı olduğu günümüz koşulları için ikna edici bir argüman.
Yeniden imalat: Hem sürdürülebilir hem de ekonomik
Sürdürülebilir ticari faaliyetlerin bir diğer alanında ZF Aftermarket girmiş olduğu yolda sonuç odaklı bir şekilde yürümeye devam ediyor: yeniden imalat. Helmut Ernst için kullanılmış araç parçalarının endüstriyel olarak işlenerek kullanıma kazandırılması salt bir “ekolojik gereklilik” olmakla kalmayıp aynı zamanda “ticari faaliyette akılcılığın bir işaretidir”. Bugün bile ZF Aftermarket tüm dünyada işlettiği 15 yerleşimde binek otomobil direksiyon sistemlerinden iş makinesi tahriklerine kadar çok çeşitli ürün gruplarını revize ederek kullanılabilir duruma getirmektedir. Bu yerleşimlerden bir tanesi Çek Cumhuriyeti’nde Frýdlant’ta bulunan yeniden imalat tesisidir. Yaklaşık 400 çalışan burada çeşitli araç bileşenlerini revize etmektedir. Mekanik ve hidrolik parçaların yanında giderek daha fazla sayıda mekatronik ve elektronik bileşenler de ürün yelpazesine ekleniyor. Yeniden imalatın avantajları açıkça ortada: Yeni üretilmiş ürünlerle kıyaslandığında yeniden imalat yüzde 50 ile 90 arasında daha az hammaddeye ihtiyaç duyar. Aynı zamanda bununla yaklaşık yüzde 90 oranında enerji tasarrufu sağlanır. Bunun haricinde komple modüllerin değişimi münferit yedek parçaların tek tek onarılmasından kısmen daha verimli olmaktadır. Bu sayede belirgin ölçüde daha kısa duruş süreleri, daha hesaplı maliyetler ve böylece de daha yüksek bir müşteri memnuniyeti elde edilmektedir.
Pek çok yol, tek bir hedef: sürdürülebilir mobilite
Geleceğin mobilitesi sürdürülebilir olmak zorundadır. Kaynakların korunması, güvenlik ve konfor ve aynı zamanda kişiye özel mobilite ihtiyaçlarının korunması yarının konseptlerinin dikkate aldığı kriterlerin başında gelmektedir.
ZF Aftermarket bu zorlukları ciddiyetle kabul etmiş ve müşterilerine ve partnerlerine bugünden, geleceğin mobilitesine giden yola başarıyla adım atmak için gerekli olan ürün ve hizmet çözümlerini sunmaktadır. “Satış sonrasının geleceğine ilişkin gündemimiz, çevre ve teknolojiyi uyumlu hale getirme hedefimize odaklanmış durumdadır”, diyor Helmut Ernst.. “Müşterilerimize sürdürülebilir mobiliteye giden yolda uzmanlık ve fikir zenginliği ile eşlik ediyoruz. Böylece şirketin “Vision Zero” bakış açısını ideal bir şekilde sürdürülebilir bir otomotiv satış sonrasının gereklilikleri ile birbirine bağlıyoruz."
İhbar Hattı
05342045702
